Elinizdeki kitap yaklaşık altmış yıl önce yazıldı. Bu kadar eski bir kitabı tekrar yayınlamanın ne anlamı var diye düşünüyor olabilirsiniz. Bunun birkaç neden var. Fakat asıl nedeni Sencer DİVİTÇİOĞLU’nun yazdıklarının hâlâ güncel olmasıdır. Kapitalist ekonomiler 1929 krizinde olduğu gibi, 2007 krizinde de düşen kâr oranları ve düşen efektif taleple karşı karşıya kalınca, 1973 krizi sonrası sürekli yadsıdıkları devlet müdahalesini yeniden anımsadılar. Bununla da kalmadılar piyasa mekanizmasına bıraktıkları “büyümeyi” tekrar iktisat politikalarının amaçları arasına aldılar. Sencer DİVİTÇİOĞLU “Karl Marx’da İktisadi Büyüme” başlıklı yapıtında Marx’ın büyüme teorisinin ana hatlarını verdikten sonra, kapitalizmin büyüme teorisini Marx’ın yaklaşımı çerçevesinde analiz edilmektedir. Kitabı okuduğunuzda, siz de bugün çok tartıştığımız, azalan kâr oranları, aşırı tüketim, eksik tüketim gibi güncel sorunların kaynağında nelerin yattığını göreceksiniz. Neoklasik iktisat bize bölüşüm teorisini unutturmuştu. Divitçioğlu, her ne kadar kitabın bölüşüm kitabı olmadığını ifade etse de, Marx’ın büyüme teorisinde, basit yeniden üretim ve genişleyen yeniden üretimi analiz ederken, ekonomide bölüşümün büyümeyi nasıl etkilediğini de anlamış olacaksınız. Elinizdeki kitap yaklaşık altmış yıl önce yazıldı. Bu kadar eski bir kitabı tekrar yayınlamanın ne anlamı var diye düşünüyor olabilirsiniz. Bunun birkaç neden var. Fakat asıl nedeni Sencer DİVİTÇİOĞLU’nun yazdıklarının hâlâ güncel olmasıdır. Kapitalist ekonomiler 1929 krizinde olduğu gibi, 2007 krizinde de düşen kâr oranları ve düşen efektif taleple karşı karşıya kalınca, 1973 krizi sonrası sürekli yadsıdıkları devlet müdahalesini yeniden anımsadılar. Bununla da kalmadılar piyasa mekanizmasına bıraktıkları “büyümeyi” tekrar iktisat politikalarının amaçları arasına aldılar. Sencer DİVİTÇİOĞLU “Karl Marx’da İktisadi Büyüme” başlıklı yapıtında Marx’ın büyüme teorisinin ana hatlarını verdikten sonra, kapitalizmin büyüme teorisini Marx’ın yaklaşımı çerçevesinde analiz edilmektedir. Kitabı okuduğunuzda, siz de bugün çok tartıştığımız, azalan kâr oranları, aşırı tüketim, eksik tüketim gibi güncel sorunların kaynağında nelerin yattığını göreceksiniz. Neoklasik iktisat bize bölüşüm teorisini unutturmuştu. Divitçioğlu, her ne kadar kitabın bölüşüm kitabı olmadığını ifade etse de, Marx’ın büyüme teorisinde, basit yeniden üretim ve genişleyen yeniden üretimi analiz ederken, ekonomide bölüşümün büyümeyi nasıl etkilediğini de anlamış olacaksınız.
Verilerin aktarımı devam etmektedir
Bu kitap aşağıdaki Dijital Hak Yönetimi (DRM) Koşullarıyla belirlenen süre için kullanılabilmektedir:
Değerli kullanıcımız, indirmek istediğiniz kaynak 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri kanunu kapsamında kullandırılmakta olup, telif hakları doğrultusunda 3 gün süreyle şifreli olarak indirilecektir. Süreniz dolduğunda ilgili kaynağa çevrimdışı erişim hakkınız bitecektir. Bu kapsamda kaynağı indirmeye devam etmek ister misiniz?
İndirdiğiniz kaynağı görüntülemek için yönergeyi takip ediniz