Eserin birinci bölümünde, “telekomünikasyon yoluyla yapılan iletişimin denetlenmesi”, “iletişimin tespit edilmesi”, “iletişimin kaydedilmesi”, “mobil telefonun yerinin tespit edilmesi” ve “sinyal bilgilerinin değerlendirilmesi” gibi tedbirlerden ne anlaşılması gerektiği etraflı bir şekilde açıklanmıştır. İkinci bölümde, 6526 ve 6572 sayılı Kanunlarla CMK’nın 135. maddesinde yapılan değişiklikler ışığında iletişimin denetlenmesi tedbirine başvurulmasının koşulları ayrıntılı bir şekilde incelenmiş, tanıklıktan çekinme hakkına sahip kişiler ve bu bağlamda müdafilerin iletişimlerinin denetlenmesi, haklarındaki soruşturma özel usullere tabi olan kamu görevlileri, hâkim ve savcılar, avukatlar ve milletvekilleri ile MİT mensupları hakkında tedbir kararı verilmesinin koşulları; keza, rıza üzerine iletişimin denetlenmesinin mümkün olup olmadığı, iletişimin tarafı olan kişinin karşı tarafın rızası olmadan iletişimi kaydetmesi gibi konular ayrıntılı bir şekilde ele alınmıştır. Üçüncü bölümde iletişimin denetlenmesi sonucu elde edilen kayıtların muhafaza edilmesi ve imha edilmesi konuları ele alınmış; ayrıca 6545 sayılı Kanunla 5320 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanuna eklenen geçici 8. maddesi ile 6545 sayılı Kanunla değişik CMK’nın 141 ve devamı maddeleri uyarınca hukuka aykırı tedbir kararı verilmesi ve uygulanması sonucu meydana gelen zarar nedeniyle devletin, hakimler ile C.Savcılarının hukuksal sorumluluğu konusu irdelenmiştir. "Denetim Sonucu Elde Edilen Delillerin Değerlendirilmesi" başlığını taşıyan eserimizin dördüncü bölümünde, tedbirin uygulanması sonucu elde edilen delillerin ispat bakımından değeri, tek başına mahkûmiyete esas olup olamayacağı; keza tesadüfen elde edilen delillerden ne anlaşılması gerektiği ve bu delillerin soruşturmaya ve hükme esas alınıp alınamayacağı konusu karşılaştırmalı hukuk ve Yargıtay içtihatları ışığında detaylı bir şekilde açıklanmıştır. Bu bölümde ayrıca suçun önlenmesi amacıyla yapılan iletişimin dinlenmesi ve/veya kaydedilmesi sonucu elde edilen delillerin suç işlendikten sonra soruşturma ve kovuşturmada kullanılıp kullanılamayacağı konusu ile denetim sonucu elde edilen delillerin disiplin soruşturmalarında değerlendirilip değerlendirilemeyeceği konusunda bilgi verilmiştir. Son olarak bu bölümde tedbire ilişkin başvuru koşullarına ve ilişkin yapılan yasal değişikliklerin delillerin değerlendirilmesine etkisi ele alınmıştır. Kitabın sonundaki "ilgili kararlar" bölümünde ise Yargıtay’ın iletişimin denetlenmesi ile Danıştay’ın iletişimin denetlenmesi suretiyle elde edilen delillerin disiplin soruşturmalarında kullanılması konusundaki emsal kararlarına; ayrıca Yargıtay ve Danıştay’ın, gerek hukuka aykırı olarak iletişimin denetlenmesi, gerekse hukuka aykırı ses ve görüntü kaydı sebebiyle açılan tazminat davalarına ilişkin emsal kararlarına yer verilmiştir.
Verilerin aktarımı devam etmektedir
Bu kitap aşağıdaki Dijital Hak Yönetimi (DRM) Koşullarıyla belirlenen süre için kullanılabilmektedir:
Dear users, the source you want to download is used by the law No. 5846 on intellectual and artistic works and in accordance the copyright law it will be downloaded as encrypted for a period of 3 days. When time expires, your right to access the corresponding resource offline is over. In this context, you want to continue to download the source?