İnsanlar toplum hayatına geçtikleri günden beri adaleti aramışlar, onun peşinden koşmuşlardır. Yöneticilerden adil olmalarını istemişler, birbirleriyle ilişkilerinde adaleti gözetmeye çalışmışlardır. Adaletin hakim olduğu yer ve zamanlarda insanlar mutlu ve huzurlu olurlar. Adaletin gözardı edildiği yer ve zamanlarda ise kaos, huzursuzluk ve despotizm hüküm sürer. Adalet kavramı kadar tartışmalı, kan ve göz yaşına sebep olmuş olan başka bir kavram tarihte yoktur. Peki nedir adalet? Bir Romalı hukukçunun M.S. III. yüzyılda dile getirdiği, adalet, onurlu yaşamak, başkasına zarar vermemek ve herkese hakkını vermektir tanımı bugün dahi geçerlidir. Maalesef ülkemizde son yıllarda adalet özlemini çekmekteyiz. Daha da üzücü tarafı adaleti denetleyecek ve sağlamaya çalışacak olan yargı organı dahi büyük ölçüde yürütme organına bağımlı hale gelmiştir. Hâkim bağımsızlığını düzenleyen Anayasa md.138’in hâkimlerin kanuna, hukuka ve vicdani kanaatlerine göre karar verirler, kimse hakimlere emir, talimat ve tavsiye veremez hükmü boş bir yazı durumuna düşmüştür. Bu kitap adaleti incelemeye, tarihi geçmişini araştırmaya, hukuk, ahlâk ve vicdanla ilişkisini kurmaya ve adalete nasıl ulaşılabileceğinin yollarını bulmaya çalışmaktadır.
Data transfer continues
This book is available for the period specified under the following Digital Rights Management (DRM) Terms:
Dear users, the source you want to download is used by the law No. 5846 on intellectual and artistic works and in accordance the copyright law it will be downloaded as encrypted for a period of 3 days. When time expires, your right to access the corresponding resource offline is over. In this context, you want to continue to download the source?