İsmet Taşkale, “Laik ve demokratik eğitimin toplumları hem ulus olarak var ettiğine hem de onları çağdaş uygarlığın yapıcı, yaratıcı, sorgulayıcı, barışsever ve seçkin bir ortağı yaptığına; çünkü bu tür eğitimin insanı dünyadaki konumu, geçmişi, bugünü ve geleceği konularında bilinçlendirdiğine; doğuştan getirdiği beceri ve yetenekleri güçlendirerek geleceği kendi elinde tuttuğu güvenini verdiğine” inanır