Yaratıcılık, var olan bir durumdan, yeniden var olmak için öteye geçmenin adıdır. Yaratıcılık kimi zaman bir bebeğin bir engeli aşmada değişik yollar denemesinde karşımıza çıkar, kimi zaman da izleyicinin dilinden düşmeyen sıradışı bir reklamda. Uluslararası bir krizi ince politik bir manevrayla savuşturmak da yaratıcılık örneğidir, bir sloganla oy oranını artırmak da. Bazen savaşta komutanın beklenmedik bir taarruz taktiğinde kendini gösterir, bazen de denize çekilen demir zincirleri aşamayınca gemileri karadan yürütmeyi düşünebilmek kadar karmaşık ve sofistikedir.Basit ya da karmaşık, yaratıcılık yaşamın her anında ve her alanındadır. Evde, işte, çocuğun oyununda, mutfakta, sporda, reklamda, satışta, savaşta, sanatta ve elbette eğitimde.Eğitime ve okula yapılan eleştirilerden biri eğitimin çocukları belli kalıplara sokarak onların farklılıklarını, renkli dünyalarını ve yaratıcılıklarını körelttiği şeklindedir. Eğitimle ilgili varsayımlara ve modern okula yüklenen anlama ilişkin sorgulamaların kaçınılmaz olduğu günümüzde okullarda yaratıcı ruhu canlı tutmak artık bir tercih olmanın ötesinde zorunluluktur.İnsan kaynağımızın duygusal ve zihinsel yapısını varlığımızı sürdürecek biçimde yeniden biçimlendirmemiz gerektiği, bu çalışmanın her satırında hatta satır aralarında rahatlıkla okunabilmektedir. Çalışmayı yapan akademisyenler sadece kavramlar, tanımlar, sayıltılar veya denenceler birikimi içinde açıklamıyorlar "yaratıcılık" sürecini. En yalın okullarda bile nelerin nasıl tasarlanıp neler yaratılacağını kaynağı belli, somut örneklerle gösteriyorlar. İnsan var oluşunu sürdürmek için öğrenir. Üç genç ve dirik meslektaşım okulu, yöneticileri, öğretmenleri, çocuğu, anne babaları yaratıcılık potasında bütünleştirerek bir anlamda "insan olmayı" yalın biçimde anlatıyorlar…