Günümüz dünyasında milletlerin dünya sahnesinde varlığını koruması ve uygarlığın oluşumuna katkıda bulunabilmesi, çağın gereklerine uygun insan tipine sahip olmalarına bağlıdır. Bu bağlamda okuyan, düşünen ve üreten bireylerden oluşan bir toplum olmak kaçınılmaz hale gelmiştir. Bütün bunlar için toplumumuzda okuyan, ve okudukları üzerinde düşünen ve düşündüklerini başkalarıyla paylaşma ihtiyacını hisseden bireylere ihtiyaç vardır. Toplumda çağın gereklerinin farkında olan ve sosyal, bilişsel ve duyuşsal niteliklere sahip geleceğin insan tipini yakalamada bireylere sunulan eğitimin büyüm bir önemi vardır. Eğitim sisteminde ise, tüm eğitim kademelerini etkileyen ilkokul dönemi farklı bir işleve ve öneme sahiptir. İlkokul döneminin üzerinde durulması gereken en önemli kademesi ise, aile ortamında tamamen farklı bir çevreye geçişin başlangıcı olan ilkokul birinci sınıf sürecidir. öğrenciler hem sosyal ortam bakımından farklı bir sürece girmekte hem de tüm eğitiminde etkileyebilecek olan öğrenme sürecine muhatap olmaktadır. Bu kademede öğrenme ve öğretme sürecinde temel uygulamalarına başında ilkokuma ve yazma çalışmaları gelmektedir. Aslında birinci sınıf öğretmenin gerçekleştirdiği etkinliklerle sadece öğrencilerde okuma ve yazma mekanizmasının işletilmesi sağlanmamakta, aynı zamanda ilkokuma ve yazma çalışmaları ile tüm eğitim kademeleriyle sürdürülecek olan öğrenim hayatının inşasının temellerinde atılmış olmaktadır.